Bir iş ne kadar allak bullak
edilir. Tam da bu kadar. Şu 6102 sayılı yasanın çıktığından bu yana yemediği
darbe kalmadı. Daha uygulanamadan bir dünya değişiklik oldu. Bazıları o kadar
ardı ardına gerçekleşti ki, doğru mu biliyoruz diye tereddüt ediyoruz. Hatta
son hali nasıldı diye yasa metnine geri dönmek zorunda kalıyoruz. Önceleri
birçok şeyi ezbere söylerken şimdi “dur bakıp söyleyeyim” demek durumunda
kalıyoruz. Burada sadece şirketlerin denetimiyle ilgili bölüme kısa bir göz
atalım.
Saygılarımızla,
6455 sayılı yasa ile denetim
işinin boyutu yeniden değişti işte yasadaki ilgili bölüm;
MADDE 80- 6102 sayılı
Kanunun 397 nci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“(5) Dördüncü
fıkra kapsamı dışında kalan anonim şirketler ile 4572 sayılı Kanun kapsamındaki
kooperatifler ve bunların bağımsız denetime tabi olmayan üst kuruluşları bu
fıkra hükümlerine göre denetlenir. Denetime ilişkin usul ve esaslar ile bu
fıkra uyarınca denetim yapacak denetçilerin niteliklerine, uyacakları etik
ilkelere, görev ve yetkilerine, seçilmelerine, görevden alınmalarına veya
ayrılmalarına; denetimin ve denetim raporlarının içeriğine ve raporun genel
kurula sunulmasına ilişkin hususlar Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanan
ve Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Kanunun denetçinin
sorumluluğuna ilişkin hükümleri, bu fıkra uyarınca denetim yapacak denetçilere
de kıyasen uygulanır.
(6) Beşinci
fıkra kapsamında denetime tabi olduğu hâlde söz konusu denetimi
yaptırmayanların finansal tabloları ve yönetim kurulu yıllık faaliyet raporu
düzenlenmemiş hükmündedir.”
Halbuki bu iş çözümlenmişti. Hem de
öylesine ki yasanın son kalesi de yıkıldı yorumunu yapmıştık. Öylesine
kategoriler eklendi ki denetlenecek firma bir avuç kaldı. Denetim için onca
hazırlık çalışma hepsi boşa gitmişti. Şimdi görülen hem denetim işi yine el
değiştirdi hem de kurtulduk diyen şirketler kapsam dahiline girdi. Hoş
kriterler ileriki günlerde belli olacak ancak yok olmuş Pazar yeniden
yaratıldı. Kimler bundan yararlanacak göreceğiz.[1] Gerekçenin
sonucu ise yine 6455 sayılı yasanın birinci maddesinde “yol,su,elektrik” olarak
geri döndü denebilir.[2]
Şimdi ek gelen 397. Maddeyi de
hatırlayalım;
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Denetleme
A) Genel olarak
A) Genel olarak
(1)
(Değişik fıkra: 6335 S.K.-26.06.2012/m.18) Dördüncü fıkra
uyarınca denetime tabi olan anonim şirketlerin ve şirketler topluluğunun
finansal tabloları denetçi tarafından, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim
Standartları Kurumunca yayımlanan uluslararası denetim standartlarıyla uyumlu
Türkiye Denetim Standartlarına göre denetlenir. Yönetim kurulunun yıllık
faaliyet raporu içinde yer alan finansal bilgilerin, denetlenen finansal
tablolar ile tutarlı olup olmadığı ve gerçeği yansıtıp yansıtmadığı da denetim kapsamı
içindedir."
(2)
(Değişik fıkra: 6335 S.K.-26.06.2012/m.18) Denetime tabi
olanlar, hazırlanmış olan finansal tablolarının denetimden geçip geçmediğini,
denetimden geçmiş ise denetçi görüşünü ilgili finansal tablonun başlığında
açıkça belirtmek zorundadır. Bu hüküm, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu
için de uygulanır. Denetime tabi olduğu hâlde, denetlettirilmemiş finansal
tablolar ile yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, düzenlenmemiş
hükmündedir.”
(3)
Şirketin ve topluluğun finansal tabloları ile yönetim
kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporunun sunulmasından sonra
değiştirilmişse ve değişiklik denetleme raporlarını etkileyebilecek
nitelikteyse, finansal tablolar ile, birinci fıkra çerçevesinde yönetim
kurulunun yıllık faaliyet raporu yeniden denetlenir. Yeniden denetleme ve bunun
sonucu, raporda özel olarak açıklanır. Denetçi görüşünde de yeniden denetlemeyi
yansıtan uygun eklere yer verilir.
(4)
(Ek fıkra: 6335 S.K.-26.06.2012/m.18) "398 inci
madde kapsamında denetime tabi olacak şirketler Bakanlar Kurulunca belirlenir.”
Maddelerin bendleri itibariyle yorum ve gerekçeler.
(1) (Değişik fıkra: 6335 S.K.-26.06.2012/m.18) Dördüncü fıkra
uyarınca denetime tabi olan anonim şirketlerin ve şirketler topluluğunun
finansal tabloları denetçi tarafından, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim
Standartları Kurumunca yayımlanan uluslararası denetim standartlarıyla uyumlu
Türkiye Denetim Standartlarına göre denetlenir. Yönetim kurulunun yıllık
faaliyet raporu içinde yer alan finansal bilgilerin, denetlenen finansal
tablolar ile tutarlı olup olmadığı ve gerçeği yansıtıp yansıtmadığı da denetim
kapsamı içindedir."
(2) (Değişik fıkra: 6335 S.K.-26.06.2012/m.18) Denetime tabi
olanlar, hazırlanmış olan finansal tablolarının denetimden geçip geçmediğini,
denetimden geçmiş ise denetçi görüşünü ilgili finansal tablonun başlığında
açıkça belirtmek zorundadır. Bu hüküm, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu
için de uygulanır. Denetime tabi olduğu hâlde, denetlettirilmemiş finansal
tablolar ile yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, düzenlenmemiş
hükmündedir.”
(3) Şirketin ve topluluğun finansal tabloları ile yönetim
kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporunun sunulmasından sonra
değiştirilmişse ve değişiklik denetleme raporlarını etkileyebilecek
nitelikteyse, finansal tablolar ile, birinci fıkra çerçevesinde yönetim
kurulunun yıllık faaliyet raporu yeniden denetlenir. Yeniden denetleme ve bunun
sonucu, raporda özel olarak açıklanır. Denetçi görüşünde de yeniden denetlemeyi
yansıtan uygun eklere yer verilir.
(4) (Ek fıkra: 6335 S.K.-26.06.2012/m.18) "398 inci madde
kapsamında denetime tabi olacak şirketler Bakanlar Kurulunca belirlenir.”
Birinci fıkra anonim şirketin
ve şirketler topluluğunun denetlenmeleri zorunluğunu kanunî bir yüküm olarak
öngörmektedir. Denetlenecek olan, şirketin finansal tabloları (FT) ile yıllık
raporları (YR) ve bunlar bağlamında tüm şirket muhasebesidir. Yönetim kurulunun
yıllık faaliyet raporunun denetlenmesi bazı sınırlar çerçevesinde yapılır.
Denetim, noktasal değil bütünseldir; zaman zaman değil süreklidir. Anılan
tabloların tâbi olduğu standartlara ve raporlara hâkim ilkeler 514 ve devamı
madde hükümlerinde, denetimin konusu ve kapsamı da 398 inci maddede
öngörülmüştür. Denetime, büyük, küçük ve orta ölçekli (Tasarının 1523 üncü
maddesi); halka açık olan veya olmayan, hisse senetleri borsada işlem gören ya
da görmeyen özel ve kamu sektörüne dahil tüm anonim şirketler dahildir. Kaynak
Alm. TK 316 ncı paragrafı, küçük anonim şirketleri bu denetimden istisna
etmiştir. Tasarı, bu istisnaya yer vermemiş ancak 400 üncü madde başta olmak
üzere çeşitli hükümlerinde küçük ve orta ölçekli şirketlere özgü nispeten hafif
hükümler getirmiştir. Küçük anonim şirketlerin denetçi olarak YMM ve/veya SMMM
seçebilmeleri denetlemenin niteliğini, kalitesini ve denetçinin
sorumluluklarını etkilemez; azalmaya sebep olamaz. Tasarının 397 nci maddesinde
öngörülen asgarî denetimdir. hiçbir anonim şirket bu denetimden istisna
edilmemiştir. Bazı anonim şirketler için öngörülen özel hükümler, ek ve söz
konusu anonim şirketin özelliğinin ve niteliğinin gereği olarak kabul
edilirler; hiçbir şekilde 397 nci maddeyi dışladıkları şeklinde
yorumlanamazlar. Özel hükümler, o gruba giren anonim şirketlerin daha az, 397
ve devamı madde hükümlerine nazaran yalınkat ve yetersiz hüküm ve ilkelere göre
denetlenmelerini haklı göstermez.
İkinci fıkra: Tasarıya göre, denetçinin denetiminden geçmemiş FT'ler ile YR'ler düzenlenmemiş hükmündedir; bâtıldır. Bu belgelerin tanımı için 514 üncü maddeye bakılmalıdır. Bu hüküm yıllık ve altı aylık FT'ler için öngörülmüş olup, açılış ve ara bilânçoları ile tasfiye bilânçolarına ve diğer bilânçolara uygulanmaz. Ancak bunların denetimi ve sonuçları özel hükümlere tabidir.
Üçüncü fıkra: Denetleme zamanı, FT'ler ile YR'lerin sunulma tarihidir. Denetleme süreci içinde veya öncesinde bunlarda düzenleyici organ tarafından denetleme raporunu etkileyebilecek nitelikte değişiklikler yapıldığı takdirde, denetleme yeniden yapılır ve sonuç raporda özel olarak açıklanır. Olumlu görüş yazısı sonraki denetlemeyi yansıtır. Değişiklik, yıllık kârın kullanılışından, büyük bir müşterinin veya iştirakin iflâsından veya ödeme güçlüğüne düşmesinden vs.'den doğabilir. Değişiklikler, kâr nakilleri, yedek hesabına tahsisler, karşılıklar gibi rakamsal değişiklikleri gerekli kılabilir.
Yeniden denetleme, "tablolar ile yıllık faaliyet raporları" nın hepsini kapsamakla birlikte, bu denetlemenin değişikliğin etkisini gösterdiği belgelere özgülenmesi mümkündür. Ancak bu sınırlamada çok dikkatli olmak gerekir. Çünkü, hüküm tüm FT'ler ile YR'lere yöneliktir.
Gerekli olduğu halde yapılmayan yeniden denetim, denetimi ve olumlu görüş yazısını geçersiz hâle getirir. Gerekli olduğu halde, yapılmayan değişiklik ise denetleme ile ilgili olmayıp, FT'lerin ve YR'lerin geçerliliği ve ilgili organın sorumluluğu ile ilgilidir.
Değişiklikler dolayısıyla denetleme raporunda ve olumlu görüş yazısında yapılacak değişikliklerin kapsamını somut olayın özellikleri belirler.
[1] Adalet
Komisyonu Raporu'ndan:
Tasarının 397 nci maddesinde
Komisyonumuzca aşağıda belirtilen gerekçelerle değişiklik yapılmıştır.
Türkiye Denetim Standartlarının, yeni bir yasal düzenlemeyle oluşturulacak Türkiye Denetim Standartları tarafından belirlenmesi ve yayınlanması uluslararası müktesebatın gereği olduğundan bu düzenleme yapılmıştır. Ayrıca, söz konusu Kurul oluşturuluncaya kadar bu yetki, geçici bir madde düzenlemesiyle Türkiye Serbest Muhasebeci Malî Müşavirler ve Yeminli Malî Müşavirler Odaları Birliğine verilmek suretiyle herhangi bir boşluk oluşmadan devamlılık sağlanacaktır.
Türkiye Denetim Standartlarının, yeni bir yasal düzenlemeyle oluşturulacak Türkiye Denetim Standartları tarafından belirlenmesi ve yayınlanması uluslararası müktesebatın gereği olduğundan bu düzenleme yapılmıştır. Ayrıca, söz konusu Kurul oluşturuluncaya kadar bu yetki, geçici bir madde düzenlemesiyle Türkiye Serbest Muhasebeci Malî Müşavirler ve Yeminli Malî Müşavirler Odaları Birliğine verilmek suretiyle herhangi bir boşluk oluşmadan devamlılık sağlanacaktır.
[2] “MADDE 1- 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi
Usul Kanununa 153 üncü maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde
eklenmiştir.
“Teminat uygulaması:…” olarak
devam eden bölüm.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder